Tr. Alternatif Belirleme (TDK 1942) Alm. Bestimmung Fr. détermination İng. determination Lat. determinatio Es. T. tayin ve taayyün, tahsis, tahdit. İzale-i mübhemiyyet (İFE)
Tanım
Belirlenim genellikle iki anlamda kullanılmaktadır. 1) Özellik, bir şeyin ne olduğunu belirlemek için yapılan tanımlama ve sınırlama işi. 2) Amaç, erek.
Ek Bilgi
Macit Gökberk, Felsefe Tarihi boyunca belirlenim sözcüğünü çoğunlukla birinci, yani “özellik, karakteristik” anlamıyla kullanır. Ör: “imdi, bu iki belirlenim (bir-oluş ile hareket etmeyiş) kaldırılmış, ama varlığın öteki belirlenimleri: meydana gelmemişliği, yok olmayacağı, nitelik bakımından değişmediği bırakılmıştır.” Bu anlamıyla belirlenim bir şeyin nitelik ve niceliğine ilişkin tüm özellikleri olarak kullanılır. Ör: “Formların sıradüzeninde iç, kavramsal belirlenim (nitelik), dış belirlenimden, matematik olarak anlatılabilen belirlenimden (nicelikten) daha değerlidir.” Öte yandan bir şeyin amacı, ereği demek olan ikinci anlamıyla da pek çok kere cümle içinde kullanılmaktadır. Ör: “Ölüm, insan hayatının evrene karışıp erimesi-anayurda dönmesi böylece hayatın belirleniminin gerçekleşip tamamlanmasıdır.” ya da “Yalnız, o doğayı ödevin bir gereci, ahlaki belirlenimimize (determination) varmanın bir aracı olarak görmekle doğayı bir ereğe bağlamış oluyordu.”